Sevgili kullanıcılar! Sitedeki tüm materyaller diğer dillerden çevirilerdir. Metinlerin kalitesi için özür dileriz, ancak onların yararına olacağını umuyoruz. En iyi dileklerimle, Site yönetimi. E-mail: admin@trmedbook.com

Saç neden griye dönüşür?

Sabah aynaya baktığınızda, kaçınılmaz kaderin çarptığını görüyorsunuz: ilk gri saçlarınız! 20’li yaşlarınızda ya da 50 yaşlarında olsanız da, hepimizle gri saçları yakalarız.

gri saç

Saç büyümesi sırasında, melanositler pigment yapar ve saç folikülünün tabanında saç progenitör hücrelerine iletir. Bu hücreler, sırayla büyüyen saçların çeşitli bileşenlerine dönüşürler.

Saçlarımız büyüdüğünde, pigmentler sürekli olarak dahil edilir ve bu da benzersiz saç rengimiz ile sonuçlanır. Bu işlemden sorumlu hücreler, saç folikülünün tabanında pigment üreten melanositlerdir.

Normal saç büyümesinde, folikül birkaç yıl boyunca ayda yaklaşık 1 santimetre oranında saç üretir.

Ancak vücudumuzdaki tüm hücreler yaşamımız boyunca giderek daha fazla zarar görür ve bu melanositler sonunda kaybolur. Tüm melanositler belirli bir saç folikülünde kaybolduğunda, büyüyecek sonraki saçlar gri veya beyaz olacaktır.

Saç büyümesinin biyolojisi, saç folikülü yapısı ve işlevi ile ilgili çok sayıda özel hücreler ile oldukça karmaşıktır. Bilim adamları, insan saçı büyümesi ve pigmentasyon sürecini çözmeye devam ediyor.

Hangi pigmentasyon kontrol eder?

İnsanlar iki farklı tipte pigmente sahiptir. Eumelanin siyah ve kahverengi renklerden sorumlu iken, feomelanin turuncu ve sarıdan sorumludur.

Genler, her bireyin ürettiği pigmentlerin karışımını belirler, bu nedenle saç renginin, genellikle aileler arasında benzer olması nedenidir.

Pigmentasyonu kontrol eden kesin mekanizmalar henüz açık değildir. Bununla birlikte, son araştırmalar saç folikülündeki birkaç hücre arasındaki ince ayarlanmış bir etkileşimi işaret etmektedir.

Saç progenitör hücrelerinin, kök hücre faktörü olarak adlandırılan bir proteini serbest bıraktığı bildirilmiştir; bu, melanositler tarafından pigment üretimi için bir gerekliliktir. Fare çalışmalarında, araştırmacılar bu protein yoksa, saç renginin kaybolduğunu gösterdi.

Saçın büyümesi durduğunda, saç folikülü dramatik yapısal değişikliklere uğrar ve dinlenme periyoduna girer. Bu süreçte melanositler doğal olarak ölür.

Bununla birlikte, saç folikülündeki melanosit kök hücreleri normal olarak bir sonraki saç büyüme döngüsünün başlangıcında yeni bir melanosit seti üretir.

Yeni saçlar büyümeye başladığında, bu melanositler bir kez daha pigmentasyonun mevcut olmasını sağlar. Ancak melanositler hasar gördüğünde veya yokken, üretilen saçlar renkten yoksun ve gri veya beyaz görünebilir.

Hasar sonrası saç büyümesi

Araştırmalar, gri veya beyaz saç üreten insan kılı foliküllerinin, serbest radikallerin neden olduğu daha yüksek hücresel hasar seviyelerine sahip olduğunu göstermiştir. Bu foliküllerde melanositler ve melanosit kök hücreleri yoktur.

Farelerde, kıl folikülündeki melanosit kök hücrelerinin DNA’sı hasar gördüğünde, kalıcı hücre hasarı ile sonuçlanır. Bu kök hücreler daha sonra çoğalamazlardı.

Kök hücrelerinin havuzu olmadan, bir sonraki saç ekimi melanositleri olmadan ilerler, sonuçta gri saçlar oluşur.

İnsanlarda saç ekimi sırasında neden ve etkiyi tam olarak tesis etmenin henüz mümkün olmasa da, melanosit kök hücrelerinde zaman içinde meydana gelen hasarın birikmesi büyük olasılıkla bu hücre popülasyonunun kaybına yol açmaktadır. Her saç folikülü sonunda renkli saç üretemez.

Öyleyse, bir gün saç boyamızı kaybedeceğimiz kaçınılmaz olsa da, bazılarımız 50’li yaşlarımıza kadar niye bizim renkli kilitlerimize tutunurken, bazılarımız 20’lerimizde neden griye gidiyor? 2016’dan yapılan araştırmalar, gen interferon düzenleyici faktör 4’ün belirli bir varyantına sahip bireylerin daha önce grilaşmaya eğilimli olduğunu göstermiştir.

Diğer özelliklerimizin birçoğunda olduğu gibi, ebeveynlerimize bize olan grileşme eğilimlerini aktardıkları için teşekkür edebiliriz.

TRMedBook