Standart ilaca D vitamini takviyeleri eklenmesi, solunum durumu olan bireyler için astım ataklarının şiddetini azaltabilir, yeni bir gözden geçirme önerir.
Araştırmacılar, astımı olanların, D vitamini takviyeleri almak için normal ilaçlarla birlikte aldıklarını, acil servise gitme olasılığının% 50 daha az olduğunu ya da astım atağı nedeniyle hastaneye kabul edilmelerini gerektirdiğini bulmuşlardır.
Dahası, araştırmacılar, D vitamini desteğinin, astım krizinden sonra steroid enjeksiyonları ya da tabletlerine olan ihtiyacın azalmasıyla bağlantılı olduğunu bulmuşlardır.
İngiltere’deki Kraliçe Mary Üniversitesi’nden (QMUL) baş araştırmacı Prof. Adrian Martineau ve yakın zamanda meslektaşları bulgularını bildirdiler.
Astım, dünya çapında en büyük sağlık yüklerinden biridir ve yaklaşık 300 milyon çocuğu ve yetişkinleri etkilemektedir. Sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde, yaklaşık 25 milyon insanın astımı var ve bu sayı her yıl yükseliyor.
Şu anda astım için bir tedavi olmamasına rağmen, hastaların durumu yönetmelerine ve astım atağı riskini azaltmalarına yardımcı olabilecek ilaçlar bulunmaktadır.
Ancak bu ilaçlar her zaman etkili değildir; ABD’de her yıl, astım atakları için acil servise yaklaşık 1,8 milyon ziyaret var ve durum her gün ülkede 10 ölüme neden oluyor.
Bu nedenle, araştırmacılar astım şiddetini daha da azaltmak için yollar arıyorlar. D vitamini böyle bir strateji olabilir mi?
Astım için D vitamini incelemesi
İnsan sağlığı için D vitamini gereklidir. Sağlıklı kemikler için hayati öneme sahip olan vitamin desteği kalsiyum emilimini sağlamakla kalmaz, aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirmeye de yardımcı olur. Araştırmacıların, astım için olası bir tedavi olarak D vitamini araştırmasını yönlendiren ikinci işlevidir.
Soğuk algınlığı veya grip gibi solunum yolu enfeksiyonlarının, astım semptomlarını tetiklediği bilinmektedir – hava yolu inflamasyonu da dahil olmak üzere astım atağını tetikleyebilir.
Bazı çalışmalar, D vitamininin, bağışıklık sistemini güçlendirerek solunum yolu enfeksiyonu kaynaklı astım atakları riskini azaltmaya yardımcı olabileceğini ileri sürmüştür.
Bu ilişkiyi daha iyi anlamak için, Prof. Martineau ve arkadaşları, D vitamini desteğinin astım şiddeti üzerindeki etkilerini inceleyen yedi randomize kontrollü çalışmayı gözden geçirdiler.
Astım olayları, hastane ziyaretleri azaltıldı
Bu gözden geçirme, astım tanısı alan toplam 955 kişiyi içeriyordu.
D vitamini desteğinin, astımla ilgili acil servis ziyaretleri ve hastane yatışları ihtiyacının plaseboya göre yüzde 50 azaldığı ve bu oranların yüzde 6’dan yüzde 3’e düştüğü bulunmuştur.
Ayrıca, astım atağı geçiren yetişkinler arasında, D vitamini takviyesi, kişi başına yılda 0,43 olaydan yılda 0,43 olaydan, steroid tabletler veya enjeksiyonlarla tedavi ihtiyacını yüzde 30 oranında azaltmıştır.
Bir alt grup analizinden, araştırmacılar, vitamin D seviyeleri, çalışma başlangıç seviyesinde düşük olan hastaların, D vitamini desteğinden en büyük yararı yaşadıklarını bulmuşlardır; Steroid tabletleri ya da enjeksiyonları ile tedavi ihtiyaçları yüzde 55 oranında düştü.
Yine de, her bir alt gruptaki az sayıdaki katılımcının, başlangıçtaki D vitamini düzeylerinin, desteğin astım şiddeti üzerindeki etkisini etkileyip etkilemediğini teyit etmediğini belirtmektedirler.
Devam eden diğer klinik çalışmalar
Önemli olarak, D vitamini desteğinin, kullanılan dozlarda katılımcılar için de güvenli olduğu ve D vitamini alanlarla plasebo alan kişiler arasında olumsuz etkilerde hiçbir fark olmadığı bulunmuştur.
Genel olarak, araştırmacılar bulgularının, D vitamini desteğinin astım şiddetini azaltmaya yardımcı olacak etkili bir yol olabileceğini gösterdiğini düşünmektedir.
“Bu sonuçlar, D vitamininin bağışıklık fonksiyonunun yanı sıra kemik sağlığını destekleyebileceğine dair giderek büyüyen kanıtlara katkıda bulunuyor.”
Adrian Martineau
“D vitamini almak güvenli ve nispeten ucuz” diye ekliyor Prof. Martineau, “bu nedenle bu problemi azaltmak için potansiyel olarak uygun maliyetli bir stratejiyi temsil ediyor.”
İlk çalışmada yazar Dr David Joliffe, ayrıca QMUL arasında deneklerin çoğunluğu hafif ve orta astımlılarda ile yetişkin oldukları için, çocuk veya daha şiddetli astımı olan bireylere bulguları genellemek anda veremiyoruz belirtiyor.
Dr. Joliffe, “Uluslararası alanda devam eden diğer klinik deneyler devam ediyor” diyor ve “bugünkü sonuçların vaatlerinin daha da büyük ve daha çeşitli bir hasta grubunda doğrulanıp doğrulanmadığını belirlemek için gelecek analizlerde bunlardan veri eklemeyi umuyoruz.”
