Görünüşe göre yeterince çay alamıyoruz; istatistikler, ABD’deki hanelerin neredeyse yüzde 80’inin içtiğini gösteriyor. Ama bu popüler içeceğin dudaklarımızı geçtikten sonra ne yaptığını biliyor musun? Yeni araştırmalar, çayın gen ifadesini nasıl etkilediğine ışık tutuyor.
İsveç’teki Uppsala Üniversitesi’nden çalışma önderi Weronica Ek ve meslektaşları çay içmenin, kansere ve hormon östrojenin metabolizmasına bağlı kadınlarda epigenetik değişiklikleri tetiklediği görülmüştür.
Ancak, bu epigenetik değişikliklerin kansere karşı koruyup korunmadığı veya hastalığa yakalanmadığı görülüyor.
Araştırmacılar son zamanlarda bulgularını dergide yayınladılar.
Epigenetik, gelecek nesillere aktarılabilen gen ifadesindeki değişikliklerin araştırılmasını ifade eder. Çevre ve yaşam tarzı gibi dış faktörlerin, hangi genlerin açılıp kapandığını ve bunun kendi sağlığını ve yavruların sağlığını nasıl etkilediğini inceler.
Önceki araştırmalar, yediğimiz ve içtiğimiz şeyin genlerin ifadesini etkileyebileceğini göstermiştir. Örneğin, geçen yıl yayınlanan bir çalışma, tipik bir Batı diyetinin, bağırsak bakterilerini değiştirerek epigenetik değişikliklere yol açabileceğini buldu.
Bu son çalışma için Ek ve meslektaşları, ABD’deki en popüler iki içkiden biri olan çay ve kahve tüketiminin kadınlarda ve erkeklerde epigenetik değişikliklere yol açıp açmayacağını araştırmaya başladı.
Çay, kadınlarda epigenetik değişikliklere neden oldu, ama erkekler değil
Araştırmacılar bulgularına ulaşmak için dört Avrupalı kohort arasında 3.096 yetişkinin verilerini analiz ettiler.
Ekip katılımcıların çay ve kahve tüketimine bakmış ve gen ekspresyonundaki değişikliklerin bir göstergesi olan DNA metilasyonu için kan örneklerini değerlendirmiştir.
Her kohortta, araştırmacılar çay ve kahve alımının erkek ve kadınların gen ifadesini birlikte ve ayrı ayrı nasıl etkilediğini incelediler.
Sonuçlar, her iki cinsiyette de kahve tüketimi sonucunda hiçbir DNA metilasyonu değişmediğini ortaya koydu.
Bununla birlikte, çay tüketimi, kadınlar arasında 28 genomik bölge boyunca DNA metilasyonundaki değişikliklerle ilişkilendirilmiştir. Özellikle, araştırmacılar, çay alımının, estrojen metabolizması ve kansere bağlı genler olan DNAJC16 ve TTC17’nin ekspresyonunu değiştirdiği görülmüştür.
Ekip, çay tüketimi erkekler arasında DNA metilasyonunda herhangi bir değişikliğe yol açmadı.
Ek, “Önceki çalışmalar, çay tüketiminin erkeklerde ve kadınlarda çaylara verilen biyolojik yanıt arasındaki potansiyel farkı vurgulayan östrojen seviyelerini azalttığını göstermiştir” diyor Ek. “Kadınlar ayrıca erkeklere kıyasla daha fazla çay içerler, bu da kadınlarda birliği bulma gücümüzü artırır.”
Genel olarak, araştırmacılar bulgularının çay tüketiminin kansere bağlı kadınlarda epigenetik değişiklikleri tetikleyebileceğine inandıklarına inanmaktadır, ancak bu etkinin olumlu veya olumsuz olup olmadığını belirlemek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğu konusunda uyarıda bulunmuşlardır.
İçme çayının bilişsel gerilemeden nasıl kurtulabileceğini öğren.