Sevgili kullanıcılar! Sitedeki tüm materyaller diğer dillerden çevirilerdir. Metinlerin kalitesi için özür dileriz, ancak onların yararına olacağını umuyoruz. En iyi dileklerimle, Site yönetimi. E-mail: admin@trmedbook.com

Bazı Diyabet Hastaları Cilt Değişiklikleri Çünkü Alt Ekstremite Lose

İngiltere, Bristol Üniversitesi’nden araştırmacılar, diyabetli hastaların neden alt ekstremitelerin amputasyonuna yol açtığını keşfettiler. Bacak ülserleri gelişmeden önce cilt dokusundaki bir değişiklikten kaynaklanır.

Diyabet Tip 2 olan bir kişinin, iyileşmeyen alt ekstremitede ülser geliştirmesi nadir değildir. Sonunda, durum, tek etkili tedavinin, diz altında ampute edilmesi şeklinde gerçekleşir.

Bir ülser komplikasyonunu önlemenin en iyi yolu hastanın kan basıncını, glukozunu ve kolesterolünü düşürmektir. Sorun, durumun genellikle erken aşamalarında fark edilmemesidir. Yani, etkili tedavi bazen çok geç gelebilir.

Ayak ülseri olan diyabetli kişilerin yaklaşık% 15’inin amputasyona ihtiyacı olacaktır.

Uzuv kaybına yol açan ülser riski en fazla olan kişiler, Tip 2 diyabetli (veya Tip 2’nin erişkin başlangıcı) olanlardır.

Bu çalışmada, bilim adamları, diz altında bir amputasyon geçirmiş olan diyabetli 14 hastayı inceledi. İki bacağından alınan deri dokusu karşılaştırıldı – bacak dizinin altındaki amputasyon ve sağlıklı bacak.

Diz altındaki amputasyonlu bacağın, cildi destekleyen bağ dokusu ile ilgili problemleri olduğunu bulmuşlardır – cilt değişmiştir. Doku anormal kollajene yol açan çok daha hızlı bir oranda yenileniyordu. Cildin daha zayıf olması ülserlerin daha kolay oluşmasını sağlayan bir koşuldur.

Artık ülserlerin neden olabileceğini biliyoruz, ülserin gelişmesini engelleyen tedaviler sunmanın yollarını bulmak daha kolay olabilir.

Dokularda ne olduğunu anlamak, doktorların ülserlerin gelişmesini engelleyen tedaviler geliştirmelerine ve böylelikle hastaların ampütasyondan kaçınmasına yardımcı olabilir.

Araştırmacı Dr. J Tarlton, araştırmanın sonuçlarının daha önce hiç kimsenin varlığını bilmediği yeni yollar açtığını söyledi. O ve ekibi, bu araştırmanın prensiplerinin, dokuların iskemik kalp hastalığı gibi oksijen eksikliğinden etkilendiği diğer hastalıklara uygulanabileceğine inanmaktadır.

Tarlton, bu sorunun ne kadar yaygın olduğunu anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu ekledi. Bu atılımın, birçok insanın hayatının kalitesini iyileştirmek için yolların bulunabileceği anlamına geleceğine inanıyor.

Yazan: Christian Nordqvist
Editör: Bugün Medikal Haberler

TRMedBook